Talebe
Yönetici
- Katılım
- 14 Şub 2021
- Konular
- 604
- Mesajlar
- 4,105
- Tepkime puanı
- 11,773
- Puanları
- 113
- Meslek - Branş
- Öğretmen - Tarih
Talebe Hakkında ek bir bilgi sağlanmamış.
Yazarın son konuları
T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük Dersi 2.Dönem 2.Sınava Hazırlık Çalışma Kâğıdı
Tarih Dersi 11. Sınıf 2.Dönem 2.Ortak Yazılı Sınava Hazırlık Çalışma Kâğıdı
Tarih Dersi 10. Sınıf 2.Dönem 2.Ortak Yazılı Sınava Hazırlık Çalışma Kâğıdı
Tarih Dersi 9. Sınıf 2.Dönem 2.Ortak Yazılı Sınava Hazırlık Çalışma Kâğıdı
TYT Tarih Kavram Haritaları
9.Sınıf Tarih 2. Dönem Sınav Öncesi Çalışma Soruları
Birinci Dünya Savaşı Öncesi Genel Durum, 1. Dünya Savaşı ve 1.Dünya Savaşının Sonu
Atatürk’ün Okuduğu Okullar Kavram Haritası
Akropol
Ahura Mazda
Tarih Dersi 11. Sınıf 2.Dönem 2.Ortak Yazılı Sınava Hazırlık Çalışma Kâğıdı
Tarih Dersi 10. Sınıf 2.Dönem 2.Ortak Yazılı Sınava Hazırlık Çalışma Kâğıdı
Tarih Dersi 9. Sınıf 2.Dönem 2.Ortak Yazılı Sınava Hazırlık Çalışma Kâğıdı
TYT Tarih Kavram Haritaları
9.Sınıf Tarih 2. Dönem Sınav Öncesi Çalışma Soruları
Birinci Dünya Savaşı Öncesi Genel Durum, 1. Dünya Savaşı ve 1.Dünya Savaşının Sonu
Atatürk’ün Okuduğu Okullar Kavram Haritası
Akropol
Ahura Mazda
Öşür
--------------------------------------------------------------------------------
Arapça onda bir demek olan öşr, hububattan alınan vergi anlamında kullanılmıştır.
Şer'i hükümlere dayanılarak hububattan onda bir vergi alındığı için bu tabir meydana gelmiştir. Tanzimat'tan sonra hububattan alınan vergi sekizde bire çıkarılmıştır. Öşrün çoğulu Aşar da bu anlamda kullanılmıştır.
Şer'i hükümlere göre arazi iki kısma ayrılırdı:
1-Arazi-i Öşriye
2-Arazi-i Haraciye
Fethedilen toprakların fethedenlere dağıtılması ya da fethedilen bölgenin halkının İslam olması halinde bölgenin halka bırakılması durumunda arazi, arazi-i öşriye; fethedilen toprakların dağıtılmayıp, bölgedeki Hıristiyan halka bırakılması halinde arazi, arazi-i haraciye kabul edilirdi. Arazi-i öşriyeden alınan vergiye öşr arazi-i haraciyeden alınan vergiye haraç adı verilirdi. Arazi-i öşriye duruma göre onda ve yirmide bir olmak üzere ikiye ayrılırdı.
Tımar usulü geçerli olduğu zamanlarda tımar sahipleri bulundukları topraklardaki öşrü devlet adına kendileri alırlardı. Bu gelir ile savaşa katılmak üzere asker beslerlerdi. Tımar usulü kaldırıldıktan sonra aşar, iltizam adı ile devlet tarafından alınmaya başlandı. Devlet bu vergiyi mültezimlere müzayede usulü ile verirlerdi. Mültezimler de verginin toplanması işini ikinci bir kişiye devredebilirdi. Bu ikinci kişiler daha fazla kar elde edebilmek için halka çeşitli eziyetler yapmaya başladılar.
Bir süre tahmis usulü denendi. Beş senelik öşür bedeli birleştirilip elde edilen yekun beşe taksim edilmek suretiyle halktan alındı. Ancak aşar mahsulata göre verildiğinden halk kıtlık yıllarında öşrünü vermekte zorluk çekti.
Diğer İslam devletlerinde olduğu gibi Osmanlılar da hububattan öşür almayı devletin yıkılışına kadar devam ettirdiler.
Cumhuriyet devrinde 17 Şubat 1925 tarihli bir kanunla Aşar usulü kaldırıldı.
--------------------------------------------------------------------------------
Arapça onda bir demek olan öşr, hububattan alınan vergi anlamında kullanılmıştır.
Şer'i hükümlere dayanılarak hububattan onda bir vergi alındığı için bu tabir meydana gelmiştir. Tanzimat'tan sonra hububattan alınan vergi sekizde bire çıkarılmıştır. Öşrün çoğulu Aşar da bu anlamda kullanılmıştır.
Şer'i hükümlere göre arazi iki kısma ayrılırdı:
1-Arazi-i Öşriye
2-Arazi-i Haraciye
Fethedilen toprakların fethedenlere dağıtılması ya da fethedilen bölgenin halkının İslam olması halinde bölgenin halka bırakılması durumunda arazi, arazi-i öşriye; fethedilen toprakların dağıtılmayıp, bölgedeki Hıristiyan halka bırakılması halinde arazi, arazi-i haraciye kabul edilirdi. Arazi-i öşriyeden alınan vergiye öşr arazi-i haraciyeden alınan vergiye haraç adı verilirdi. Arazi-i öşriye duruma göre onda ve yirmide bir olmak üzere ikiye ayrılırdı.
Tımar usulü geçerli olduğu zamanlarda tımar sahipleri bulundukları topraklardaki öşrü devlet adına kendileri alırlardı. Bu gelir ile savaşa katılmak üzere asker beslerlerdi. Tımar usulü kaldırıldıktan sonra aşar, iltizam adı ile devlet tarafından alınmaya başlandı. Devlet bu vergiyi mültezimlere müzayede usulü ile verirlerdi. Mültezimler de verginin toplanması işini ikinci bir kişiye devredebilirdi. Bu ikinci kişiler daha fazla kar elde edebilmek için halka çeşitli eziyetler yapmaya başladılar.
Bir süre tahmis usulü denendi. Beş senelik öşür bedeli birleştirilip elde edilen yekun beşe taksim edilmek suretiyle halktan alındı. Ancak aşar mahsulata göre verildiğinden halk kıtlık yıllarında öşrünü vermekte zorluk çekti.
Diğer İslam devletlerinde olduğu gibi Osmanlılar da hububattan öşür almayı devletin yıkılışına kadar devam ettirdiler.
Cumhuriyet devrinde 17 Şubat 1925 tarihli bir kanunla Aşar usulü kaldırıldı.
SON KONULAR