Konu Özeti Konu Anlatımı Anadolu’nun Türkleşmesi

1.4. ANADOLU’NUN TÜRKLEŞMESİ

- Türkler, Orta Asya’daki ilk dönemlerinden itibaren boylar birliği şeklinde teşkilatlanmıştır.

- Bu teşkilatlanmada, Türk toplumunun en küçük yapısını oguş denilen aile oluşturmuştur.

- Oguşların birleşmesiyle urug yani sülale, urugların birleşmesiyle de boylar meydana gelmiştir.

- Boyların bir araya gelmesiyle oluşan topluluğa bodun yani millet; milletin oluşturduğu en büyük siyasi teşkilat olan devlete ise il veya el denilmiştir.

Türkiye Selçukluları’nda Teşkilat ve Sosyokültürel Yapı

- Türkiye Selçuklu Devleti, kuruluş döneminde bir taraftan Bizans'ı ve Haçlı saldırılarını bertaraf etmek diğer taraftan Türk beylikleri ve Eyyubilerle mücadele etmek zorunda kalmıştır.

- Türk devletlerinin genelinde olduğu gibi Türkiye Selçuklularında da tahta kimin geçeceği konusu kesin bir hükme bağlanmadığı için şehzadeler arasında taht kavgaları yaşanmıştır.

- Türkiye Selçuklularında veliahtlık müessesesi devam etmiş ve sultan, büyük veya küçük ayırt etmeksizin oğullarından birini veliaht seçmiştir.

- Veliahtlık, Eski Türk geleneğinde olduğu gibi babadan oğula, oğul küçük ise kardeşe geçse de bu durum da taht kavgalarını önlemeye yetmemiştir.

- Türkiye Selçukluları’nda eski bir Türk geleneği olarak ülke topraklarının, hanedan üyelerine paylaştırıldığı da olmuştur.

- Türkiye Selçuklularında devletin yönetim merkezi olan ve dergâh veya bârgâh olarak da anılan saray hem devletin idare merkezi hem de hükümdarın şahsî ikametgâhı olmuştur.

- Sultanın özel hayatını sürdürdüğü saray bölümüne harem denmiştir.

- Saray teşkilatında en önemli görevliye hâcip denmiş ve hâciplerin reislerine de “hâcibü’l-hüccab denmiştir.

- Konya’daki Alâeddin Köşkü, Kayseri’de Keykubâdiye Sarayı, Beyşehir’deki Kubâdâbâd Sarayı Alanya’daki Alâiye Sarayı Türkiye Selçukluları Dönemi’ne ait önemli saraylardandır.

- Türkiye Selçuklularında sultanın mutlak vekili olarak vezir görev yapmış ve sultan adına devleti idare etmiştir.

- Türkmenlerin, devletin devamında sorunlara neden olmaya başlaması, devlette gulâm sisteminin yaygınlaşmasına sebep olmuştur.

- Saray işlerini yapmak ve sultanın yakın hizmetini görmek için gerekli olan kişiler, gulâmhanede yetiştirilen kişilerden seçilmiştir.

- Ücretli askerlik uygulaması Türkiye Selçuklularında özellikle XIII. yüzyılın başlarından itibaren görülmüştür.

- Türkiye Selçuklu Devleti’nde askerî, idari, mali ve hukuki bütün devlet işlerinin karara bağlandığı ve en yüksek yönetim organına Divân-ı Saltanat veya Divân-ı Alâ denmiştir.

- Atabeg veya atabey uygulaması Türkiye Selçuklularında da devam etmiştir.

- Şehzadeler, melik unvanı ile küçük yaştan itibaren devlet işlerinde tecrübe kazanmaları için atabey denilen devlet adamlarının gözetiminde vilayetlere gönderilmiştir.

- Nâib-i Saltanat ve pervane gibi Büyük Selçuklularda bulunmayan görevliler Türkiye Selçuklu Devleti’nde bulunmuştur.

- Nâib-i Saltanat veya Niyâbet-i Saltanat, ilk defa Türkiye Selçuklularında görülmüştür.

- Büyük Selçuklu Devleti’nin geliştirdiği ikta sistemi, taşra teşkilatında Türkiye Selçukluları tarafından da uygulanmıştır.

- Türkiye Selçuklularında arazi işlerinden sorumlu olan ve bunlarla ilgili işleri düzenleyen menşur ve beratları hazırlayan görevliye de pervane denmiştir.

- Pervane üst düzey bir memuriyet olmamasına rağmen Dîvân-ı Alâ’nın üyelerinden kabul edilmiştir.
 

Bu konuyu görüntüleyen kullanıcılar

Geri
Üst Alt