Aristotales

Aristotales
Ekteki resimleri görmek için kayıt olmalısınız
Dünyanın gelmiş geçmiş en büyük filozoflarından biri olan Yunan filozofu Aristo, Makedonya'nın Etagira şehrinde, M.Ö.383 yılında doğmuştur. Çok küçük yaşta babasız kalmış, söylendiğine göre söz dinlemez, yaramaz bir çocuk olarak büyümüştür. Ama on yedi yaşında Eflatun'un "Academia"sına girince durulmuş, kısa zamanda filozofun en iyi öğrencisi durumuna yükselmiştir. Eflatun'un en önemli öğrencisi Aristoteles, Eskiçağ'ın en kapsayıcı sistemini ortaya koymuştur. İnsanlığın içinde yaşadığı ve Eflatun "idea"larının karşıtı olan, sürekli olarak değişen dünyayı açıklamanın önemli olduğu üstünde durarak, hocası Eflatun'un görüşlerinden ayrılmış, doğa bilimlerini incelemeye ve biyolojik türlerin örneklerini toplayıp koleksiyonlar yapmaya yıllarını vermiştir. Yazılarının yüzde doksanında, bilimsel, özellikle de biyolojik konular ele alınmıştır. Aristoteles, bu dünyada ortaya çıkan değişmelerin, bunların var olduğunu inkâr etmeden ya da bir başka dünyaya başvurmadan açıklanabileceğine inanmıştır. Ona göre, bütün nesneler biçim (form) ve maddeden oluşmuştur ve maddede ortaya çıkan değişmeler, bir biçimin yerini bir başka biçimin almasından başka şey değildir. Birinin yerini bir başka biçimin almasının nedeni, her doğal nesnede, kendi gerçekleştirip tamamlayacağı bir doğanın, yani bir ereğin bulunmasıdır. Nitekim taş, maddesel yanı ağır bir varlık olduğu için en aşağıdaki yere yönelir; bundan ötürü de bırakıldığı zaman düşer. Hertürün en son ereği, bir kusursuzluk durumuna ulaşmaktır ve bu da kusursuz bir hareketsizlik halidir. Evren bu kusursuzluk haline ulaşmak isteyen düzenli bir yönelişten başka şey değildir. Söz konusu düzenin doruğunda, en sonuncu evrensel etkileyici olan "Hareket etmeyen Hareket ettirici" yeralır ve öncesiz-sonrasız düşüncesinin özünü tam anlamıyla ve kusursuz bir biçimde gerçekleştirir. Göksel küreler, "Hareket etmeyen Hareket ettiriciyi" taklit ederler; böylece gökleri, öncesiz-sonrasız bir küresel hareket içine sokar; bu süreç, bireysel ruh tarafından da tekrarlanır. Aristoteles'in evren görüşü, Kopernik'e kadar, Batı düşüncesinin temelini oluşturmuştur.M.Ö.347'de Eflatun ölünce, Aristo Küçük Asya'daki Yunan şehirlerinden birine, Atemus'a giderek şehrin hükümdannın kızkardeşi ile evlenmiştir. Üç yıl sonra Makedonya Kralı Phillip'în çağırması üzerine Büyük İskender'e öğretmenlik yapmaya gitmiştir. M.Ö.334 yılında Büyük İskender Asya'ya geçene kadar genç hükümdarın yanında kalarak ona hem arkadaş hem öğütçü olmuştur. M.Ö.332 yılında, Aristo Atina'da "Lise" adlı bir okul açmış derslerini gezerek verdiği için bu okul "Peripatetik" diye anılmıya başlanmıştır. Atinalılar Makedoayalılar’a düşman oldukları halde, okula birçok öğrenci yazılmış, bir bilim merkezi haline gelmiştir. M.Ö.323'de Büyük İskender ölünce, Atinanılar Makedonya ile ilgili her şeye karşı kızgınlıklarını göstermeye başladılar. Bu arada Aristo da dinsizlikle, gençleri kötülüğe, sürüklemekle suçlanarak yargıçların önüne çıkaıldı. Ölüm cezasının kaçınılmaz olduğunu anlayan filozof Atina'dan ayrılmayı daha doğru buldu. Khalkis'e vardığında hastaydı. Ertesi yıl M.Ö.322'de öldü. Onunla birlikte Yunan Medeniyetinin en büyük çağı da sona erdi.
 
SON KONULAR
Şems-i Tebrizi bởi Tarih_Dehası,
Şeyh Şâmil (1797-1871) bởi Talebe,
Venizelos bởi Tarih Öğretmeni,
Sait Molla bởi Tarih Öğretmeni,
Lord Gürzon bởi Tarih Öğretmeni,

Bu konuyu görüntüleyen kullanıcılar

Geri
Üst Alt