Burak Reis

BURAK REİS
XV. yüzyılda yaşayan ünlü bir Türk denizcisi. Kendisi hakkında fazla bir bilg iyoktur.II. Bayezit zamanında Venediklilere savaş açılmış, donanma ve ordu Yunanistan'a sefere çıkmıştı. Venediklilerin Mora kıyılarında kaleleri vardı. Osmanlı donanmasında Kemal Reis ile Burak Reis de bulunuyordu. Kendilerine yeni yaptırılan birer gemi (göğe) verilmişti. Düşman donanması, İnebahtı'yı denizden savunmak için Mora kıyılarına gelmişti. Osmanlı donanması da büyük bir fırtınaya tutulduktan sonra buraya geldi. Navarin limanında Osmanlı donanmasının yolu kesildi. Venediklilerin öncü gemisi komutanı Armeniyo, Türk donanmasının öncüsü olan Burak Reisin gemisini, Kemal Reisin gemisi sanarak ona yanaşmak istedi. Arkasından Korfu valisi Loredano da yardımına koştu. Burak Reise saldıran gemi yirmi kadardı. İki düşman gemisi, Burak Reisin gemisini aralarına alarak rampa yaptılar. Onu ele geçirmek istediler. Çok şiddetli bir çarpışma oldu. Burak Reis, kurtuluş umudu kalmadığını görünce, neft ile düşman gemilerini tutuşturdu. Yangın az zamanda üç gemiyi birden sardı ve üçü de yanarak battı. Burak Reis, Loredano ve Armeniyo ölenler arasında idi. Burak Reisin gemisinde bulunan beş yüzkişiden ancak doksanı kurtulabildi (1499).
Türk gemicileri, bu büyük Türk denizcisinin unutulmaması için savaşın yapıldığı yerde bulunan Brodano adasına, Burak Reis adası adını verdiler
 
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Aydın Reis bởi Tarih Öğretmeni,
Kemal Reis bởi Tarih Öğretmeni,
Murad Reis bởi Tarih Öğretmeni,
Oruç Reis bởi Tarih Öğretmeni,
SON KONULAR
Şems-i Tebrizi bởi Tarih_Dehası,
Şeyh Şâmil (1797-1871) bởi Talebe,
Venizelos bởi Tarih Öğretmeni,
Sait Molla bởi Tarih Öğretmeni,
Lord Gürzon bởi Tarih Öğretmeni,
Burak (Barak) Reis

Ünlü Türk denizcisi. Hayatı hakkında fazla bilgi yoktur. 1488’de Osmanlıların Mısır Memlûkları ile yaptıkları deniz seferine kadırga reisi olarak katıldı.


Cem meselesinin hallinden sonra, İkinci Bayezid Han, Akdeniz’i bir Türk gölü hâline getirmek için bazı kalelerin bir an önce fethedilmesini istiyordu. Bunun için de önce İnebahtı (Lepanto) Kalesinin fethedilmesi gerekiyordu. İnebahtı’nın fethi için İstanbul ve Gelibolu’da sefer hazırlıklarına başlandı. Nihayet, Sultân İkinci Bâyezîd Han karadan, Kaptan-ı deryâ Küçük Davud Paşa da 300 parçadan meydana gelen Osmanlı donanması ile 1499 yılı baharında Gelibolu’dan hareket etti. Devrin meşhur denizcilerinden Kemal, Burak, Kara Hasan ve Herek reisler de bu donanmaya katılmışlardı. Ancak buralara sahip olan Venedikliler de boş durmuyordu. Bütün Avrupa devletlerinden yardım alarak 160 parçadan meydana gelen kuvvetli bir filo meydana getirmişlerdi.

Osmanlı donanması aylarca sıkıntılı yolculuktan sonra, İnabahtı’ya yaklaştı. İnebahtı’ya ulaşabilmek için, Bradino Kanalını geçmek gerekiyordu. Oysa düşman donanması bu sırada Kanal’da yatmaktaydı. 29 Temmuz 1499 günü, Kaptan-ı deryâ Davud Paşanın gemisinin güvertesinde yirmi kadar kaptan toplandılar. Yapılacak işin müzâkeresini yaptılar. Davud Paşanın bir yanında Kemal Reis, diğer yanında Burak Reis vardı.

Davud Paşa, kaptanlara: "Daha kuvvetli olan düşman donanmasını ikiye bölüp kuvvetini azaltmak için, arkasına sarkmak üzere bir akıncı müfrezesi ayrılacaktır. Ben, bu müfreze ile düşmanın arkasına sarkacağım. Kemal Reis ile Burak Reis benim yerimde hücuma geçecekler. Bu tehlikeli bir teşebbüstür. Düşman farkına varırsa, kurtuluş Allahü teâlâya kalmıştır." dedi. O zaman Kemal Reis: "Bu işi senin yapman olmaz Paşam!" diye cevap verdi. Kırk beş yaşlarındaki Burak Reis, hemen ileri atıldı: "Paşa kardeş, sen serdârsın, Donanma-yı Hümâyûn sana emânettir. Bu akını benim gemim yapacaktır. Destûr ver! Şehid olmak önce bize düşer. Kara Hasan ile ben giderim!" dedi.

Şafak sökerken düşman donanması ile karşılaştı. Burak Reis bir düşman mavnasıyla bir göğesini top ateşi ile batırdı. Donanmadan ayrılarak düşman gemilerinin arkasına sarktı. Fakat bunu fark eden düşman, dört gemi ile Burak Reisin peşine düştü. Bu gemilerin ikisinde biner, ikisinde beş yüzer kişi bulunuyordu. Burak Reis, kendisinden çok güçlü ve süratli olan düşman gemilerinin ortasından sıyrılamayacağını anlayınca, mahvolmayı, mağlup olmaya tercih ederek, yakın muhârebeyi seçti. Şan ve şerefle ölmeyi tercih etti. Saldıran düşman gemilerine ateşe başladı. Düşman da karşı ateşe geçerek yaklaştılar. Üç düşman gemisi Burak Reisin gemisine rampa yaptılar. Kancalı halatlarla sıkı sıkıya bağladılar.Kanlı ve çetin bir muhârebe başladı ve saatlerce sürdü. Düşman kalyonları yok olduğu takdirde Venedik donanmasının sevk ve idâresinin de bozulacağını tahmin eden Burak Reis, kendi gemisinin barutluğunu ateşlemeye karar verdi. Böylece kendi gemisiyle berâber kendisine rampa yapan çok kuvvetli Venedik kalyonlarını da yok edecekti. Son nefesine kadar çarpışan leventler, gemiyi neft ile tutuşturdular. Düşman gemilerini de neftlediler. Rüzgârın hızlı olması sebebiyle yangın düşman gemilerini de sardı.

Çok geçmeden, deniz ortasında, siyah dumanlarla karışık kızıl alevler içinde Burak Reis ve arkadaşları şehid olurken, düşman donanmasının önemli bir kısmı da yok oldu. İnebahtı yolu da Osmanlıya açıldı. Türk denizcileri Modon limanının güneyindeki Sapienza Adasına Burak Reis Adası adını vererek kadirbilirliğin güzel bir örneğini verdiler.
 

Bu konuyu görüntüleyen kullanıcılar

Geri
Üst Alt