Kaçatur Pastırmacıyan Efendi

KAÇATUR PASTIRMACIYAN EFENDİ

Kaçatur Pastırmacıyan Erzurum'da dünyaya gelir. Erzurum'da halk arasında Pastırmacı" lakabıyla tanınır. Ermenilerin bağımsızlık elde ederek, tarihte kurmuş oldukları Ermeni Devletleri'nin yaşadığı bölgelerde, Doğu Anadolu ve Kafkasya'da, yeniden bir Ermeni Devleti kurma amacı doğrultusunda düzenledikleri faaliyetlerin en önemlisi 1872 yılında Kaçatur Pastırmacıyan liderliğinde Erzurum'da gerçekleşir. Anadolu'da yaşayan Ermeniler o zaman en çok Erzurum bölgesinde faaliyet göstermekteydiler. Erzurum'un en ünlü ve en zengin ailesinin reisi olan Kaçatur Pastırmacıyan, Ticaret alanındaki yetenek ve başarılı girişimleriyle Erzurum'da çok büyük toprak sahibi, en ünlü zengin ve şehrin en öne çıkan şahsiyetlerinden birisi olur. Ondan sonra "Sultanın Korumacısı" sıfatıyla (Efendi) ünvanını alır ve Erzurum'da adeta bir hükümdar gibi olur. Osmanlı'da herkes kendisine "Kaçatur Efendi" diye hitap eder. Erzurum'da Köprüler, kiliseler, hanlar ve hamamlar inşa ettirir, fakir ve tutuklulara yardım eder. Erzurum şehrinde çok söz sahibi olan Kaçatur Pastırmacıyan iyice güçlendikten sonra Rusya ve Fransa'nın da desteğini alarak Erzurum'da Ermeni çeteleri kurar ve orada masum Türk halkını katlettirmeye başlar. Erzurum'da Ermeni Kiliseleri'nin depolarına silah ve bombalar yerleştirerek oraları tam bir cephaneliğe çevirir. Yapılan bir ihbar üzerine Erzurum'da bir Kilise'nin deposunu teftiş etmek isteyen dönemin Erzurum Valisi Mustafa Sıtkı Paşa'ya Kilise'nin kapısında bir tokat atarak onun Kilise'ye girmesini engeller. Erzurum'da Kilise'lerde yaptığı konuşmalarda sürekli "Ermeni Kilisesi, Ermeni Milleti'nin Kilise tarafından can verilen ruhunun yeniden dünyaya gelmek için yaşadığı vücuttur." diyerek orada Ermenileri bu ayaklanmaya katılmaya çağırır. Orada en büyük hayallerinin burada büyük bir Ermeni Devleti kurmak olduklarını söyler. Erzurum'da hep silahlı korumalarıyla dolaşır. Orada devamlı katliamlar yaptırmaya başlar. Pastırmacıyan ve önderliğini yaptığı gruplar daha böyle pek çok şeyler yaparlar. Ve ne yazık ki koskoca Osmanlı Devleti bu Ermeni'nin faaliyetlerine engel olamaz.

Osmanlı Devleti Harekete Geçti
Osmanlı Devleti bu gidişatı durdurmak için zamanın en iyi ve güvenilir adamlarından birisi olan Aziz Ağa'yla irtibata geçer. İrtibata geçen kişiler Erzurum Valisi Mustafa Sıtkı Paşa ve Erzincan Mutasarrıfı Şefik Paşa adlı paşalardı. Bu iki paşalar, Aziz Ağa'nın namını duymuşlardı. Aziz Ağa, kendisine verilen her görevi layıkıyla yapan çok güvenilir bir adamdı. Bu sefer ki görevi ise Erzurum'da işgal hareketini başlatıp katliamlar yaptıran ve orada yaklaşık on tane özel silahlı korumalarıyla dolaşan Kaçatur Pastırmacıyan adlı Ermeni'yi vurmaktı.

Aziz Ağa Görevi Kabul Ediyor
Görevi duyar duymaz hemen kabul eden Aziz Ağa, 1872 yılının eylül ayında köyde yetiştirdiği kır atını alarak Erzincan'ın Kemah ilçesinin Brastik köyünden yola çıktı. O zaman ülke oldukça zor bir durumdaydı ve bu Ermeni yüzünden halk daha da zorlanıyor ve bir an önce bu durumdan kurtulmak istiyordu. Ama o zaman hiç kimse bu görevi üstlenmek istemedi. Hiç kimsenin gözü kesmedi; "Bu yaklaşık on tane özel silahlı korumalarıyla dolaşan Kaçatur Pastırmacıyan'ı vurmaya." Koca yürekli ve imanlı Aziz Ağa dışında. Aziz Ağa, Erzurum'a vardığında o, on kişilik korumalarının arasında o kadar cesur ve soğukkanlı olarak ilerledi ki bu ancak imanlı bir yüreğin yapabileceği bir şeydi. O, on kişilik korumaları aşıp Kaçatur Pastırmacıyan'ı tek kurşunla öldürdü. Üstelik yine bu soğukkanlılığı ve imanıyla o, on kişilik koruma ekibinin arasından sağ olarak çıktı.

Aziz Ağa Amerikan Gazetesi'nde Çıktı
Aziz Ağa, bir fırtına gibi esip zalim Kaçatur Pastırmacıyan'ı öldürünce halk tarafından "Kahraman Aziz" ilan edildi. Aynı zamanda Amerika'da yayınlanan ünlü bir gazete olan "New York World" Gazetesi o zaman manşetinde bu olayla ilgili olarak aynen şunları yazmıştı; "Kaçatur Pastırmacıyan öldürüldü ve böylelikle Büyük Ermenistan rüyası da bitti. Anadolu Hızla Türkleşiyor." Bu Pastırmacıyan'ın ölümü üzerine Erzurum'daki Ermeni çetelerinin hepsi dağılmış ve Erzurum kurtulmuştu. Osmanlı Devleti de Aziz Ağa sayesinde bu büyük tehlikeyi atlatmış oldu.

Kaynak: Erzurum Valisi Mustafa Sıtkı Paşa
 
Son düzenleme:

Bu konuyu görüntüleyen kullanıcılar

Geri
Üst Alt