Konu Özeti Konu Anlatımı Mısır Medeniyeti

Talebe

Yönetici
Katılım
14 Şub 2021
Konular
540
Mesajlar
4,040
Tepkime puanı
10,674
Puanları
113
Meslek - Branş
Öğretmen - Tarih
Talebe Hakkında ek bir bilgi sağlanmamış.
Mısır Medeniyeti
Ekteki resimleri görmek için kayıt olmalısınız

- Nil Nehri etrafında ortaya çıkan Mısır medeniyeti İlk Çağ’daki en büyük medeniyetlerden biridir.
- Nil’in sularının taşması sonucu tarlaların sınırları birbirine karışmış ve bu tarlaları ayırmak için Mısır’da geometri ilmî gelişmiştir.
- Mısırlılar, bu taşkınların zamanını tespit etmek için güneş yılını hesaplamıştır. Bir yılı 365 gün olarak hesaplamış ve bir günü 24 saate bölmüşlerdir.
- Ölümden sonraki yaşama inandıkları için ölülerini mumyalamışlar böylelikle insan vücudunu tanımışlar, tıp ve eczacılık bilimlerinde gelişmişlerdir.
- Firavunları için piramit adı verilen anıt mezarlar yapmışlardır.
 
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
MISIR MEDENİYETİ

Mısır, Afrika’nın Kuzeydoğusunda etrafı deniz ve çöllerle çevrili bir Akdeniz ülkesidir. Mısır iki kısıma ayrılmıştır.

a) Aşağı Mısır (Kuzey Mısır, Delta)

b) Yukarı Mısır (Güney Mısır, Nil Vadisi)

Mısır M.Ö. 4000 yıllarında Asyalı kavimler tarafından istila edilmiştir. Mısır'da siyasi birliği sağlayan ilk kral Menes'tir.
 
MISIR MEDENİYETİ

Mısır, Afrika’nın Kuzeydoğusunda etrafı deniz ve çöllerle çevrili bir Akdeniz ülkesidir. Mısır iki kısıma ayrılmıştır.

a) Aşağı Mısır (Kuzey Mısır, Delta)

b) Yukarı Mısır (Güney Mısır, Nil Vadisi)

Mısır M.Ö. 4000 yıllarında Asyalı kavimler tarafından istila edilmiştir. Mısır'da siyasi birliği sağlayan ilk kral Menes'tir.

M.Ö. 2500 yıllarından sonra krallığın gücünün azalarak, rahipler ve asillerin bazı ayrıcalıklar kazandığı görülür. Bu durum feodalitenin kurulmasına zemin hazırlamıştır.

Mısır tarihi Nom adı verilen şehir devletleriyle başlar. Bunların birleşmesiyle Mısır krallığı oluşmuştur.

Mısırın başında tanrının oğlu olduğu kabul edilen "Fravun" adında kral bulunurdu. Fravunların önemli sorunlarından biri din adamlarının çıkarmış olduğu ayaklanmalardır. IV. Amonofis tektanrı inancını yaymak üzere Mısırda dini reform yapmak istemiş fakat bunda fazla başarılı olamamıştır.



Mısır'ın bilim dünyasına kazandırmış olduğu birçok yenilikler vardır bunları şöyle sıralayabiliriz.

a) Takvim: Mısırlılar, Nil nehrinin taşmasına göre ekim ve hasat zamanlarını anlayabilmek için takvime ihtiyaç duymuşlardır. Böylece güneş yılının 365 gün, bir ayın 30 gün olduğunu hesaplayarak bugünkü miladi takvimin temelini oluşturmuşlardır. (Bu takvim Roma imparatorlarından Julius Sezar tarafından geliştirilerek "Jülien" takvimi yapılmış. Ardından 1582'de Papa 13. Gregor bu takvimde bazı düzeltmeler yaparak günümüz takvimini meydana getirmiştir.

b) Yazı: Mısırlılar'ın kendilerine özgü "Hiyeroglif" yazısı vardır. Bu yazı, anlatılmak istenen eşyanın şeklini çizmek suretiyle ortaya çıkmıştır.

– İstanbul'da Sultanahmet Meydanı'nda bulunan Dikilitaş M.Ö. 14. y.y.'da Mısır kralı III. Tutamis zamanında yaptırılmış. Bizans İmparator'u Teodosyus zamanında dikilmiştir.

c) Tıp: Ölümden sonra hayatın devam ettiğine inandıklarından dolayı cesetlerinin bozulmaması için onları mumyalamışlardır. Bunun yanında ameliyat yapabilecek kadar tıpta ilerlemişlerdir.

d) Sanat: Mısırlılar, Fravunlar için Pramitler ayrıca labirent şeklinde mezarlar yapmışlardır. "Lüksor, Karnak" tapınakları da Mısır'ın önemli sanat eserlerindendir.

e) Geometri: Mısırlılar üçgen ve pramidin alan ve hacmini hesaplayarak matematik'teki ondalık sayıları kullanmışlardır.

– Pi sayısını bugünküne yakın bir değerde bulmuşlardır.



Din anlayışı: Din çok tanrılıdır. Her Nom'un kendine ait tanrısı vardır. Başta bulunan kişi hem ilah hem de kraldır.

– Mısır'ın etrafının çöllerle ve denizlerle çevrili olması Mısır'ı istilalardan korumuş ve diğer medeniyetlerden daha az etkilenmesine neden olmuştur.
 
Mısır Medeniyeti : Eski Mısır'ın tarihi M.Ö. 3000 yıllarında başlar.

M.Ö. 333 yılında Büyük İskender'in Mısır'ı almasıyla son bulur.

Mısır'da monarşik-bürokratik devlet yapısı vardı.

Devlet yönetiminde en tepede firavunlar bulunur, firavunlar tanrının oğlu sayılırdı.

Firavunlar tanrının oğlu olduğundan ilah-kral anlayışı görülürdü.

Vezirlik ilk kez Mısır'da görülmüştür.

Mısırlıların en önemli tanrıları Amon-Ra ve Ösiris'ti.

Mumyacılık ve tıp alanında ilerlemişlerdi.

24 harflik hiyeroglif denen bir resim yazısı kullanılmıştır.

Mısır bilimini Nil Nehri'nin hareketliliği etkilemiştir.

Yılı 365 gün ve 12 ay olarak hesapladılar.

Matematikte ve tıpta ileri gittiler.

Önemli sanat eserleri :piramitler,Amon Tapınağı,Beni Hasan Mezarları,Labirentler
 
MISIR UYGARLIĞI

Uygarlık Nil deltası ile Nil nehri çevresinde gelişmiştir.

Mısır uygarlığı daha çok Mısır'da yaşayanlarca geliştirilmiştir.

Şehir devletlerinin birleşmesiyle ilk merkezi devlet kurulabilmiştir. Bu devlet dünya tarihindeki ilk merkezi devlettir.

Devletin başında firavun adı verilen krallar bulunurdu. Firavunlar tanrı kraldı. Yetkileri sınırsızdı. Bu nedenle devletin siyasi yapısı teoraktik monarşi idi.

Firavunlar ülkeyi "nom" adı verilen vilayetlere bölerek yönetmişlerdir ve buralara valiler atamışlardır. Amaç merkezi otoriteyi sağlamaktı.

Ekonomi tarıma dayanmıştır. Vergiler tarım ürünlerinden oluşmuştur.

Ülke yönetiminde firavuna, vezir, asiller, rahipler, askerler ve katipler yardımcı olmuştur.

Köylüler ile köleler, asillerin, rahiplerin ve askerlerin topraklarında çalışmışlardır. Şehirliler ise ticaret ve sanatla uğraşmışlardır.

Mısır'da yaşayanlar birden çok tanrıya inanmışlardır. En büyük tanrı güneş tanrısı idi. Ölümden sonra hayatın devamına inanmışlardır. Bu inanış şekli mumyacılıkta, eczacılıkta, tıpta, mimaride, resimde ve heykelcilikte önemli gelişmeleri sağlamıştır.

Not: Tıp biliminin temel bilgileri Mısırda ortaya konmuştur.

Aritmetikde, Geometride ve astrolojide önemli çalışmalar gerçekleştirmişlerdir.

Hiyeroglif denilen yazının yanısıra hiyeratik ve demotik denilen yazı türlerini geliştirildi.

Firavun IV. Amenofis zamanında "Aton" adı verilen bir din ortaya çıkmıştır. Tek tanrılı bir dine benzeyen bu inanış, isyanlar nedeniyle Mısır'da yaygınlaşmıştır.

Kuzey Suriye'nin verimli topraklarını almak için Hititliler Kadeş Savaşını yapmışlardır. (M. Ö. 1280) Tarihin ilk büyük meydan savaşı sayılan bu savaşta taraflar birbirlerine kesin üstünlük sağlayamamıştır. Daha sonra taraflar Kadeş Antlaşmasını yapmışlardır. (M. Ö.1295) Bu antlaşma tarihin ilk yazılı antlaşmasıdır.
 
MISIR MEDENİYETİ

Nil nehri ve deltası etrafında kurulmuş bir medeniyettir. Etrafının çöllerle çevrili olması, diğer medeniyetlerle daha az etkileşmesine neden olmuştur. Nil nehrinin Akdeniz'e döküldüğü kuzey kısmına "Aşağı Nil", dağlar arasından doğduğu güney kısmına ise "Yukarı Nil" denmiştir.

Mısır'da da diğer uygarlık merkezlerinde olduğu gibi önceleri "Nom" adı verilen "şehir devletçikleri" varken, MÖ IV. binden itibaren merkezi krallık haline gelmiştir.

En geniş sınırları kuzeyde Anadolu'dan güneyde bugünkü Sudan'a kadar olan yerleri kapsamaktadır. MÖ 1280'de Kilitlerle yaptıkları 16 yıllık savaşları sona erdiren Kadeş Antlaşmasını imzaladılar (M.Ö. 1280). Suriye topraklarını paylaştıkları bu antlaşma, tarihte bilinen ilk yazılı antlaşmadır.

Mısır uygarlığı, İlkçağ'daki en gelişmiş uygarlıklardan biridir. Devletin başında ilah-kral özelliğini taşıyan Firavun denen yöneticiler vardı. Yetkileri sınırsız olan Firavunlardan sonra en yetkili devlet adamı vezirlerdi.

Mısırlılar öldükten sonra dirilmeye inanmışlar ve bu nedenle diğer yaşamlarında da kullanabilmek için bazı eşyalarını mezarlarına koymuşlardır. Bu mezarlardan en muhteşemleri firavunlar için yapılan piramitlerdir Mısır sanatı din ağırlıklı idi. Özellikle piramit ve tapınaklar büyük boyutlarda inşa edilmişti. En büyük piramit çevresi yaklaşık 240 m. ve yüksekliği yaklaşık 150 metre olan Keogs piramitidir. Yeniden dirileceklerine inandıklarından cesetlerin bozulmaması için mumyacılık gelişmiştir.

Mısırlılar, resim yazısı da denen hiyeroglif yazısını kullanmışlardır. Gök cisimlerini incelemek için rasathaneler kurmuşlar ve astronomide oldukça ilerlemişlerdir. Bugün kullandığımız miladi takvimin ilk düzenli şeklini Mısır Medeniyeti oluşturmuştur. Bu takvimi daha sonra Romalılar alıp geliştirmişlerdir.

Matematik, tıp, eczacılık, mimarî ve kimyada da ilerlemiş olan Mısırlılar "pi" sayısını bugünkü değerine çok yakın olarak bulmuşlardır.

Bu bilimsel gelişmelere rağmen hukuk hiç gelişmemiştir. Bunun en önemli nedeni Mısır'ın siyasi ve dini yapısıdır. Kral ilah durumundaydı. En önemli tanrıları Güneş tanrısı Ra' dır.

Ekonomik yönden tarım ve ticaretle ilgilenmişlerdir. Çok tanrılı bir dine inanıyorlardı.

Mısır önce Rers istilasına uğradı, sonra da M.Ö. 333'de Makedonyalı Büyük İskender tarafından işgal edildi.

Not: Pers istilası aynı dönemlerde tüm Anadolu ve Mezopotamya'yı da etkilemiş ve bu bölgelerde birçok yerleşim yeri ve mimari eserlerin tahrip edilmesine neden olmuştur.
 

Bu konuyu görüntüleyen kullanıcılar

Geri
Üst Alt