- Katılım
- 13 Şub 2021
- Konular
- 30
- Mesajlar
- 4,838
- Çözümler
- 1
- Tepkime puanı
- 389
- Puanları
- 83
- Yaş
- 53
- Konum
- Türkiye
- Web sitesi
- tarihbilinci.com
- Meslek - Branş
- Tarih Öğretmeni
Yazarın son konuları
akıncı Yeni Çeri Ağası olmuştur
Ramazan Bayramı İdari İzin
2024 Yılı Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Yönetici Görevlendirme Kılavuzu
Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumlarına Yönetici Seçme ve Görevlendirme Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
Ders ve Ünitelere Göre Tasniflenen Sanal Müzeler, Öğrenci ve Öğretmenlerin Kullanımına Açıldı
MEB Ölçme Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğü Mevzuat Kitapçığı
İkinci Dönem Ortak Yazılı Sınavlara Yönelik Örnek "Konu Soru Dağılım Tabloları" Yayımlandı
2024-YKS: Başvuruların Alınması
Ramazan Bayramı İdari İzin
2024 Yılı Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Yönetici Görevlendirme Kılavuzu
Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumlarına Yönetici Seçme ve Görevlendirme Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
Ders ve Ünitelere Göre Tasniflenen Sanal Müzeler, Öğrenci ve Öğretmenlerin Kullanımına Açıldı
MEB Ölçme Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğü Mevzuat Kitapçığı
İkinci Dönem Ortak Yazılı Sınavlara Yönelik Örnek "Konu Soru Dağılım Tabloları" Yayımlandı
2024-YKS: Başvuruların Alınması
Sultan
İslâm devletlerinde, hükümdara verilen unvan. “Padişah, hakan, han, hükümdar” manâlarındadır.
Sultan tabiri, Müslüman hükümdarlarının bilhassa Sünnî kısmına ait bir unvandır. Kelime, Süryânice'den alınmış olup, iktidar sahibi demektir. Daha sonraları, hakimiyet, delil ve bürhan manâsına da alınmıştır. Sultan unvanını ilk defa 2. asrın ilk yıllarında, Gazne’de hükümdar bulunan Mahmud İbn-il Emir Sebüktekin kullandı.
Hilâfet, Emevî ve Abbasî sultanlarında bulunduğundan, bunlara mecazen halife, diğer büyük İslâm devletlerinin emirlerine, hükümdarlarına sultan denildi.
Sultanlık, Gazneliler'den, Selçuklular'a ve onlardan da Osmanlılar'a geçti. Selçuklu Sultanı Tuğrul Bey'e, Abbasî hilâfet merkezini, Şiî Büveyhoğullarının tahakkümü altından kurtardığından Abbasi halifesi tarafından "Karaların ve Denizlerin Sultanı" unvanı verilmişti. Haçlılar'a karşı kahramanca müdafaasıyla şöhret bulan Kılıç Arslan, Sultan-ı İklim-i Rum lâkabıyla meşhurdur.
Osmanlı Sultanları, Orhan Gazi'den itibaren, kitabelerinde hep sultan tabirini kullandılar. Sikke üzerinde ilk defa sultan sıfatını kullanansa Birinci Murad Han'dır. Emir Süleyman’ın sikkelerinde yalnız “Emir Süleyman” ibaresi görülür. Çelebi Sultan Mehmed, Sultan ve Sultan-ı Âzam, Es-Sultan-ül Melik-ül Âzam ibaresi bulunan ve Akçe-i Osmanî denilen gümüş sikkeleri kestirdi. İkinci Murad Han'ın bazı sikkelerinde Sultan unvanı bulunduğu gibi, halefleri de paralarında bu tabiri bol miktarda kullanmışlardır. Sultan Çelebi Mehmed’e kadar Osmanlı padişahları için resmî kayıtlarda Sultan yerine “Bey” unvanı kullanılmıştır. Sultan kelimesi Sultan-üs-Selâtin, Sultan-ül-Mücâhidin, Sultan-ül-Guzât, Emir-ül-Kebir unvanları gerek tazimen, gerek umumi surette, padişahlar hakkında kitaplara ve kitabelere yazılmıştır.
Abbasî Halifesi, Sofya’nın fethi üzerine Murad Hüdâvendigâr’a yazdığı mektupta “Sultan-ül-Guzât, El-Mücâhidin” diye hitap ediyordu.
Batı dillerinde mutlak manâda Sultan kelimesi, yalnız İstanbul’da oturan padişah manâsına gelir. Türkler ise kendi hükümdarlarına yalnız kullanırken, Sultan değil, Padişah derler. Sultan kelimesini, ancak isimle beraber, Sultan Osman, Sultan Abdülaziz şeklinde kullanır veya Murad Han, Abdülmecid Han derler. Yalın kelime olarak “Padişah” kullanırlardı.
Padişah, Türk imparatoru sıfatıyla hakan, İslâm imparatoru sıfatıyla sultandı. Padişahların kız ve erkek çocukları, anneleri ve kadınları için de isminden sonra, Hadice Turhan Sultan’da olduğu gibi sultan unvanı kullanılırdı.
İslâm devletlerinde, hükümdara verilen unvan. “Padişah, hakan, han, hükümdar” manâlarındadır.
Sultan tabiri, Müslüman hükümdarlarının bilhassa Sünnî kısmına ait bir unvandır. Kelime, Süryânice'den alınmış olup, iktidar sahibi demektir. Daha sonraları, hakimiyet, delil ve bürhan manâsına da alınmıştır. Sultan unvanını ilk defa 2. asrın ilk yıllarında, Gazne’de hükümdar bulunan Mahmud İbn-il Emir Sebüktekin kullandı.
Hilâfet, Emevî ve Abbasî sultanlarında bulunduğundan, bunlara mecazen halife, diğer büyük İslâm devletlerinin emirlerine, hükümdarlarına sultan denildi.
Sultanlık, Gazneliler'den, Selçuklular'a ve onlardan da Osmanlılar'a geçti. Selçuklu Sultanı Tuğrul Bey'e, Abbasî hilâfet merkezini, Şiî Büveyhoğullarının tahakkümü altından kurtardığından Abbasi halifesi tarafından "Karaların ve Denizlerin Sultanı" unvanı verilmişti. Haçlılar'a karşı kahramanca müdafaasıyla şöhret bulan Kılıç Arslan, Sultan-ı İklim-i Rum lâkabıyla meşhurdur.
Osmanlı Sultanları, Orhan Gazi'den itibaren, kitabelerinde hep sultan tabirini kullandılar. Sikke üzerinde ilk defa sultan sıfatını kullanansa Birinci Murad Han'dır. Emir Süleyman’ın sikkelerinde yalnız “Emir Süleyman” ibaresi görülür. Çelebi Sultan Mehmed, Sultan ve Sultan-ı Âzam, Es-Sultan-ül Melik-ül Âzam ibaresi bulunan ve Akçe-i Osmanî denilen gümüş sikkeleri kestirdi. İkinci Murad Han'ın bazı sikkelerinde Sultan unvanı bulunduğu gibi, halefleri de paralarında bu tabiri bol miktarda kullanmışlardır. Sultan Çelebi Mehmed’e kadar Osmanlı padişahları için resmî kayıtlarda Sultan yerine “Bey” unvanı kullanılmıştır. Sultan kelimesi Sultan-üs-Selâtin, Sultan-ül-Mücâhidin, Sultan-ül-Guzât, Emir-ül-Kebir unvanları gerek tazimen, gerek umumi surette, padişahlar hakkında kitaplara ve kitabelere yazılmıştır.
Abbasî Halifesi, Sofya’nın fethi üzerine Murad Hüdâvendigâr’a yazdığı mektupta “Sultan-ül-Guzât, El-Mücâhidin” diye hitap ediyordu.
Batı dillerinde mutlak manâda Sultan kelimesi, yalnız İstanbul’da oturan padişah manâsına gelir. Türkler ise kendi hükümdarlarına yalnız kullanırken, Sultan değil, Padişah derler. Sultan kelimesini, ancak isimle beraber, Sultan Osman, Sultan Abdülaziz şeklinde kullanır veya Murad Han, Abdülmecid Han derler. Yalın kelime olarak “Padişah” kullanırlardı.
Padişah, Türk imparatoru sıfatıyla hakan, İslâm imparatoru sıfatıyla sultandı. Padişahların kız ve erkek çocukları, anneleri ve kadınları için de isminden sonra, Hadice Turhan Sultan’da olduğu gibi sultan unvanı kullanılırdı.
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Sultani
bởi Tarih Öğretmeni,
SON KONULAR
Şiilik
bởi Tarih Öğretmeni,
Sultani
bởi Tarih Öğretmeni,
Suç
bởi Tarih Öğretmeni,
Sosyalizm
bởi Tarih Öğretmeni,
Skolastik
bởi Tarih Öğretmeni,