Konu Özeti Konu Anlatımı Toplumsal Alanda Yapılan İnkılaplar

  • Konbuyu başlatan Talebe
  • Başlangıç tarihi
  • Cevaplar 0
  • Görüntüleme 1K
3. 6. TOPLUMSAL ALANDA YAPILAN İNKILAPLAR

- Ülkede çağdaşlaşmayı, demokratikleşmeyi ve laikleşmeyi hızlandırmak için toplum yaşantısı ile ilgili düzenlemeler yapıldı.



3. 6. 1. Şapka İnkılabı ve Kıyafette Yapılan Düzenlemeler (25 Kasım 1925)

- Osmanlı toplumunda II. Mahmut döneminde Fes kullanılmaya başlanmıştır.

- Çağdaşlaşmak ve batılılaşmak amacıyla "Şapka kanunu" çıkarıldı.

- İlk kez M. Kemal şapkayı Kastamonu'da giyerek bu yeniliği başlattı.

- 3 Aralık 1934’te çıkarılan başka bir kanunla, dinî kıyafetlerin din adamları tarafından yalnızca ibadethanelerde kullanılabilmesi zorunluluğu getirildi.

- Ülke de kılık kıyafet birliği sağlanmaya çalışıldı.

- Diyanet İşleri başkanı, Haham başı ve Patrikler dini kıyafetle dolaşabilecekti.

- Laiklik ilkesi çerçevesinde yapılan şapka, kılık ve kıyafet düzenlemeleriyle hem toplumda laiklik anlayışı güçlendirildi hem de kıyafette birlik sağlanarak Atatürkçülük ’ün halkçılık ilkesi doğrultusunda sosyal eşitlik sağlanmış oldu.



3. 6. 2. Tekke, Zaviye ve Türbelerin Kapatılması (30 Kasım 1925)

- Osmanlı toplum yapısı içinde Allah'a erişmek maksadı ile bir yol ve yöntem takip eden dini akımlar mevcuttu.

- Bu yollara "Tarikat" adı verilmiştir.

- Tarikat üyelerinin bir araya gelip, zikir ve fikirle uğraştıkları yerlere de Tekke ve Zaviyeler adı verilmiştir.

- Anadolu’nun Türkleşmesi ve İslamlaşmasında tarikatlar önemli görevler üstlenmişlerdir.

- Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu sırasında Osmanlı Devleti’nde olduğu gibi yenilik ve çağdaşlaşma hareketlerine ciddi tepkiler gösteren kurumlar olan Tekke ve Zaviyeler, Şeyh Said isyanının olmasında da etkili oldu.

- 30 Kasım 1925'te çıkarılan bir kanunla çağdaşlaşma ve inkılap hareketlerinde önemli bir engel olarak görülen Tekke, Zaviye ve Türbeler kapatıldı.



3. 6. 3. Takvim, Saat ve Ölçülerde Yapılan Değişiklikler

- Osmanlı Devleti’nde sosyal yaşamda ve devlet hayatında kullanılan takvim, saat ve ölçüler çağdaş dünya ölçülerinden farklıydı.

- Hukuk ve eğitim alanında yaşanan çok başlılık takvim, saat ve ölçüler alanında da kendisini gösteriyordu.

- Miladi takvim 1 Ocak 1926’dan itibaren Türkiye Cumhuriyeti’nin resmî takvimi olarak yürürlüğe girdi.

- 1928’de yeni Türk harfleri kabul edildi. Bunun yanında batılı ülkelerin kullandığı rakamlar da kabul edildi.

- 1931 ’de yapılan yasal düzenlemeyle bu alanda da dünyanın yaygın olarak kabul ettiği metre ve kilogram gibi ölçü birimleri kabul edildi.

- Takvim, saat, rakamlar ve ölçüler konusunda çağdaş dünya ile uyumlu hâle gelen idari ve sosyal hayat 1935’te hafta tatili düzenlemesiyle tamamlandı.

- Hafta tatili cuma gününden pazar gününe alındı.

- Bütün bu düzenlemelerle sosyal hayatın çağdaşlaşması ve laikleşmesi sağlandı.



3. 6. 4. Soyadı Kanununun Kabulü

- Bütün uygar toplumlarda bir önemli uygulama olarak göze çarpan soyadı uygulaması toplum alanındaki karmaşayı önlemek amacı ile ortaya konmuş bir uygulamadır.

- Resmi işler kolaylaştırılmak istenmiştir.

- Halkçılık ilkesi Türk milletini ayrıcalıksız, sınıfsız, kaynaşmış bir kitle halinde kabul etmiştir.

- Osmanlı Devletindeki uygulamalara 21 Haziran 1934’te Soyadı Kanunu kabul edilerek son verilmiştir.

- Ağa, hacı, hafız, hoca, molla, bey, beyefendi, hanım, hanımefendi, paşa, hazretleri gibi unvanların resmî kullanımı yasaklandı.

- Soyadı Kanunu’yla yapılan düzenleme, resmi işlerde yaşanılan sıkıntıları ortadan kaldırdı ve halkçılık ilkesi doğrultusunda toplumsal hayatta eşitliği sağladı.

- Gazi Mustafa Kemal Paşa’ya TBMM tarafından 24 Kasım 1934’te “Atatürk” soyadı verildi.



3. 6. 5. Türk Kadınına Verilen Haklar


- Türk kadını, Millî Mücadele Dönemi’nde gösterdiği fedakârlıkla tüm dünyaya örnek olmuştu.

- Atatürk, Cumhuriyet Dönemi’nde kadın haklarının gelişmesine bizzat öncülük etmiştir.

- Kadınların sosyal hayatta erkeklerle eşit konuma yükseltilmesinde ilk adım 1926’da Türk Medeni Kanunu’nun kabulü ile atıldı.

- Çağdaş bir Medeni Kanun’un kabulü ile kadınlara sağlanan haklar yasal güvenceye kavuştu.

- 1927-1928 öğretim yılından itibaren karma eğitime geçildi.

- Türk kadını erkeklerle aynı şartlarda eğitim ve iş yaşamına katılabilme hakkını elde etti.

- Cumhuriyet kurulduğunda yükseköğretimde hiç kadın öğretim üyesi yokken, 1938 yılında bu sayı 99’a çıktı.

- Kadınların siyasal eşitliğe kavuşturacak ilk adım 1930’da Türk kadınına belediye seçimlerinde seçme ve seçilme hakkı verilmesiyle atıldı.

- 1933’te Türk kadını muhtarlık seçimlerine katılma hakkı elde etti.

- 5 Aralık 1934’te kadınlar genel seçimlerde de seçme ve seçilme haklarını kazandılar.

- 1935’te 18 kadın vekil milletin temsilcisi oldu.

- Türk kadını sosyal ve siyasi haklara dünyadaki birçok medeni ülkeden önce ulaştı.

- Fransa’da kadınlar 1944’te, Yunanistan’da 1952, İsviçre’de 1974’te seçme ve seçilme hakkına kavuştu.
 

Bu konuyu görüntüleyen kullanıcılar

Geri
Üst Alt